top of page

Bir Doğum Fotoğrafçısı Olmak…

Telefon çalıyor…

Gece…

Saat üçü az geçmiş…

Kim bu saatte arayan diye değil, hangi anne minik mucizesine kavuşacak diye kendi kendine düşünmektir, doğum fotoğrafçısı olmak…

O yanınızdan ayıramadığınız cep telefonu sizi bazen sofradan, bazen yataktan kaldırır, çocuğunuzun veli toplantısından, bir anne adayı ile yaptığınız görüşmeden apar topar ayrılmanıza neden olur… Ayağa kalkabilecek durumdaysanız ne kadar hasta olduğunuzun önemi yoktur. Hafta sonu şehir dışına kaçalım demeyi geçtim, şehirden bir saat öteye pikniğe gidemezsiniz.

Fedakarlık ister, özgürlüklerinizden vazgeçmenizi ister, gece-gündüz demez, kar-kış demez… Yeni doğmuş bebeğin kalp atışları gibi koştur koştur geçer günler…

Tek başına maddiyat için yapılacak iş değildir, doğum fotoğrafçılığı… Esas kazancınız bir bebeğin ciğerlerine dolan ilk nefesi duymaktır, bir annenin evladını ilk kez kucağına aldığındaki mutluluğa şahit olmaktır, bir babanın çocuğunu ilk gördüğündeki şaşkın ifadesini görmektir, anneannelerin, babaannelerin, dedelerin mutluluk göz yaşlarıdır. Daha önce hiç tanımadığınız insanların tarifi imkansız duygularını paylaşmak, o ailenin bir parçası olmaktır….

Ve sonra gelen dostluklardır…

Tanıtılan Yazılar
Son Paylaşımlar
Arşiv
Etiketlere Göre Ara
Beni Takip Edin
  • Instagram Social Icon
  • Vimeo Social Icon
  • Wix Facebook page
  • Wix Google+ page
bottom of page